30 Mayıs 2010 Pazar

Aha yağız oğlan kısmen açtı sezonu..





Planlı bir durum değil rastgele gelişen bir durum.. Annem, babam, kocişko, ben ve yağız oğlan Maya köyünü ziyarete gittik bu gün dönüşte dedişkomuz Torbaya bakalım sahile dedi oo canımıza minnet..

Önce babam ayakkabılarını, çoraplarını çıkardı hadi sıcak zaten gerek yok dedi, sonra ben hadi şortu çıkartayım dedim aaa suya baktım sıcak hadi dedim oturtayım içine sonra hadi bez çıkart badi çıkart derken hoop yağız oğlan suyun içinde buldu kendini yaklaşık boynuna kadar sulandı.. az mızmızlandı..yerdeki bütün taşları ağzına atmaya çalıştı. Sevdi sevdi doğumundan 8 ay sonra tekrar denizle haşırneşir oldu..
Bizden önce açtı vallahi sezonu..

28 Mayıs 2010 Cuma

Uykusuz her gece..


Her gece dememeliyim aslında son 3 günüdür. Çok keyifsiz, neşesiz, mızmız..
Ne yapmalı da bu çocuğu mutlu etmeli..
Tamam arada öksürüyor, arada hapşuruyor burnu tıkalıydı tonimer ile açık şimdi şırşır ama daha öncede oldu böyle kırıklığı birkaç günde geçti ve uykusunda bir değişiklik olmadı..
Bütün gece boyunca sayıklıyor kendi kendine söyleniyor hafif ağlıyor. Bütün gün mızmızlanan, bütün gece sayıklayan devamlı ağlayan bir oğlan ve bu durumdan iyice bunalmış bir anne..

Ah be oğlum dön eski haline noluurrr...

27 Mayıs 2010 Perşembe

Bebek kurabiyesi




10-12 yemek kaşığı tepeleme un

100 gram oda sıcaklığında tereyağı
1 çay bardağı pekmez
1 yumurta
1 miktar vanilya

tüm malzemeler karıştırılır. serçe parmak kalınlığında açılır ve istenilen şekilde şekil verilir. 170 derece fırında 15 dk pişirilir. Bebişlerde aşağıdaki resimde görüldüğü gibi afiyetle yer..


25 Mayıs 2010 Salı

Büyüdün mü ne??

O istiyorsa oluyor istemiyorsa olmuyor, yiyecekse yiyiyor yemeyecekse yemiyor, uyuyacaksa uyuyor yoksa uyumuyor.
Dışarımı çıkmak mı istiyor kapıya gidiyor mızırdanıyor.
Uyumak mı istiyor nen nen diye bağarıyor.
Yiyecekmi gördü yemek mi istiyor ağzını açıp kapatıp ma ma diyor.
Oyuncak mı istiyor mama sandalyesinin sepetinden istediğini alıyor.
Kaç kaç oyunu mu istiyor koltukların arkasına gidip kahkaha atıp kaçıyor.
Aşka geldiğinde boynuma sarılıp boynumdan yada denk gelen yerden :) auuuuaaa yapıyor (öpüyor)

Benim oğlumda bir birey oluyor.. Büyüyor...

Gururla, onurla, heyecanla izliyorum.. Büyütüyorum....







24 Mayıs 2010 Pazartesi

Merdiven..

Bugün itibariyle yağız oğlan merdivenlerin 3. basamağına çıkmayı başardı.. Ya acilen merdivenlere bir çit kapı yada acilen merdivensiz bir ev :))

21 Mayıs 2010 Cuma

Paylaşmak













Nereye çekersen oraya gidiyor dimi?
Hayatı paylaşmak, yemeği paylaşmak, oyuncağı paylaşmak, aynı evi paylaşmak,anneyi paylaşmak, babayı paylaşmak...

Yağız paylaşımcı olsun istiyorum, kıskabç olmasın, evini paylaşsın, hayatını paylaşsın, oyuncağını paylaşsın, yemeğini paylaşsın, annesini babasını paylaşsın istiyorum.
Aşılamalara başladım mı evet başladım. Bunun için kardeşimin minnoşundan yardım alıyorum, niloşumdan. Şimdilik iyi anlaşıyorlar arada minnoşun cadılığı tutuyor oyuncağın sağlamlığını yağızın kafasında deniyor :) ama olacak okadar .çocuklar yakınındaki çocuklardan, anneden babadan ne görürse onu yapıyorlar.. Bir nevi yaşam koçluğu yapıyoruz bu miniklere.. Çok zor, çok endişeli, çok eğlenceli bir görev üsleniyoruz bence.

Niloşlaoda Yağız arasında 4,5 ay var Yağız doğduğu günden beri niloştan yağızı hiç kaçırmadık elleme oynama dokunma demedik demelerine müsade etmedim.. Hadi kızım kardeşin sev öp bak ayy cici
Elinde ne varsa hadi yağızada verelim oda oynasın üzülmesin oda oynasın dedik
Yağızın yanında niloşa Niloşun  yanında Yağıza kızmadık
Serbest bıraktık müdahale etmedik pek öyle yok gözünü oyar yok saçını çeker diye endişelenmedik.
Hangisi sonra geldiyse kardeşin seni özlemiş hadi öpelim dedik.

Herhangi bir arkadaşıylada oynarken aynı şeyler geçerli yağız için elimden geldiğince müdahale etmeden telaşlandırmadan birşeyler öğretmeye çalışıyorum.. Paylaşmayı öğretmeye çalışıyorum..

17 Mayıs 2010 Pazartesi

Milföylü börek


Uzun zaman oldu yapalı.. Yazılacaklar listesinde bekliyordu.. Bugünlerde yeni şeyler türetip yazacak enerjim olmadığı için stoktan kullanıyorum.

4 adet yufka
2 yumurta
1 şişe soda
12 adet yumuşamış milföy hamuru
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı süt
1-2 yemek kaşığı yoğurt
Arzuya göre iç malzeme


Yumuşamış 6 adet milföyü bir miktar unla tepsimiz boyutunda açıyoruz azcık yağlanmış tepsiye yerleştiriyoruz. 2 adet yufkayı parçalayarak milföylerin üzerine döküyoruz. Süt, yağ, yoğurt,yumurta yı iyice çırpıyoruz,karışımından bir miktar döküyoruz. İstediğimiz malzemeyi döküyoruz. Kalan yufkaları yine parçalayarak malzemenin üzerine koyuyoruz. süt, yağ,yoğurt karışımından döküyoruz. Kalan 6 adet milföy hamurunu tekrar bir miktar unla tepsiye göre açıyoruz. Yufkaların üzerine kapatıyoruz. İstediğimiz şekilde kesip eğer süt, yağ, yoğurt karışımından kaldıysa önce onu daha sonra 1 şişe sodayı döküp bekletebildiğimiz kadar buzdolabında beklediyoruz. 180 derece fırında üzeri kızarıncaya kadar pişiriyoruz.

16 Mayıs 2010 Pazar

İyiki doğdun kocam...


Oğluşla dünden aldık ufacık bir pasta, üstüne koyduk ufacık bir mum. Pastamızda mumumuzda ufacıktı ama yüreklerimiz kocamandı oğluşla.. Mumu görünce bir heyecanlandı sanki anladı süprizi :)
Baba uyurken usulca gittik yanına ufacık pastanın üzerinde yanan mumla.. iyiki doğdun baba diye yaklaştık yanına. Çekirdek ailemizle sabahın erken saatlerinde kutladık kocamın, babamızın doğum günü..

İyiki doğdun aşkım.. Nice senelere..

12 Mayıs 2010 Çarşamba

9. ay












Dağıtalım hastalık havasını şükür iyi kocişkom. Dahada iyi olacak.

Yağızda iyi canavar gibi :) .. Tarihe not düşelim bu ay olanları unutmayalım


Tazı gibi emekliyor
Her an heryerde olabiliyor.
Sehpa üstünde, koltuk üstünde birşey bırakmayalım anında yanında bitiyor dikkatini çekiyor
Tepkilerini net şekilde belli ediyor.
Tv sehpasının altı yasak bölge gittiğin zaman aaaaaaaa diyor ama yinede yapacağından geri kalmıyor.
Gitmek istediğinde gelmek istediğinde ellerini kaldırıyor mızırdanıyor.
Yemek düzenimiz aynı. Sabah 9 gibi kahvaltı öğleye doğru anne sütü, 13:00 gibi öğle yemeği mutlaka yoğurtla, 15:00 gibi anne sütü, 17:00 gibi ara öğün  akşam üzeri anne sütü, 20:00 gibi çorba yatmadan önce anne sütü
Devamlı cır cır böceği gibi konuşuyor. Baba, dede, del, mama, enne, hadi,buum diye konuşuyor..
Uykusu geldiğinde nennen diyor
Buaralar uykuya çok zor dalıyor.
Hala 3. dişden haber yok :((
Yemek yiyeceksek mutlaka oda masada olmak ve yemek istiyor.
Haraketli müzik duyduğunda alkış yapıp oynamaya başlıyor
İki oyuncağı birbirine vurup çıkan sesten çok hoşlanıyor.
Heryere tutunup kalkmak istiyor çoğunlukla kalkıyor.
Fotoğraflara bakmaya bayılıyor
Bu aralar biraz fazla düşkün oldu bana..
Kemirgen gibi nherşeyi kemirebiliyor herşey ağzında..
Elinde birşey yemekten çok hoşlanıyor.

9 Mayıs 2010 Pazar

Hastanede anneler günü

Hastaneden bildiriyorum;
Eşime iş için gittiği bir kuaförde su yerine röfle açıcı asit verildiği için ve o da farkına varmadan yarım bardağa yakın içtiği için yemek borusu çıkısında mide girişinde ciddi yanıklar olduğu için buna bağlı küçük çaplı mide kanaması geçirdiği için dünden itibaren hastanedeyiz..

Yok yok yanlış okumadınız kuaförde su yerine röfle açıcı zehir verilmiş.. Şimdi hata o maddeyi ped şişeye koyan ve üzerine yazmayan kuaför sahibinde mi yoksa onu su diye eşime veren çalışanında mı yoksa onu su diye içen eşimde mi...

Şükrediyoruz fark edip ağzındakileri püskürtmüş daha fazlasını içmemiş..

Hastanede kutluyoruz anneler gününü..Herkese, önce annelere sağlık sıhat diliyorum.

Anne olunca anladım anneliği. Annem olduğun için, yanımızda olduğun için şükrediyorum Allaha.. İyi varsın, iyiki yanımızdasın, iyiki annemizsin..

Tüm annelerin anneler günü kutlu olsun..

6 Mayıs 2010 Perşembe

Babam...



Çok sever bahçeyle uğraşsın, hayvanla uğraşsın. Bıraksan günlerce oyalanır bahçede otla, ağaçla, hayvanla.. Anlarda ha, her iş gelir elinden.. Her kızın babası beceriklidir, idoldur, benimki bir tane..
Ağaçları budar, aşılar, eker, biçer, sular, bakar, sever.. 
Hep dua ediyorum yağız oğlanda sevsin anlasın babam anlatsın.. 

2008 in mart ayıydı, yine bahçede nar ağaçlarını buduyordu. Şanssızlıkya budadığı dallardan birisi bir şekilde gözüne fırlıyor ve gözüne giriyor, uzun lafın kısası retinasını yırtıyor bilmem ama (saymayalım diyorum ) herhalde 11. ameliyatını oldu geçen hafta. İstanbulda yanında olamadım, yanına gidemedim, göremedim..

Biliyorum çok sıkıldın, çok bunaldın, çok üzüldün çok acı çektin. Az daha dayan az daha sık dişini. Yaptığın iyilikler, güzellikler sana sağlık olarak geri dönecek.
Çok seviyorum seni çoookk..
Babam...

Emek emek emekliyor..

Pek öyle çabalamıyordu, uğraşıyordu ama üzerinde durmuyordu. Yaklaşık 1 haftadır dizlerinin ve ellerinin üzerinde durup kendince sallanıyordur demekki denemelerini yapıyormuş..
Tarihe not 04.05.2010 yağız oğlan 9 ay 7 günlük iken emeklemeyi başadı.

Hayırlısı olsun bakalım, 2 gündür mikserliği başladı :)..
Şimdilik çok uzaklara gitmeyi keşfetmiş değil fakat keşfetmesi pekte uzak değil. Bugün yarın merdivenden çıkarken, banyodaki deterjan dolabına yaklaşırken, televizyonu kapatırken yakalayıp oğluuuuuuummmmmmm hayırrrrrrrrrrrrrr diye çığlık atar bulurum kendimi.. Çok dikkatli olmam lazım çokkk..

1 Mayıs 2010 Cumartesi

29.04.2006

4 yıl geçti üzerinden.
İyi günde kötü günde diye söz verdik. İyi günümüzde de kötü günümüzde de birlikteydik, hep birlike olalım.

Yanımda ol, arkadaşım yol, yoldaşım ol, eşim ol, canım ol, çocuğumum babası ol, sevgilim ol, herşeyim ol...

Seviyorum Seni..